4 Nisan 2012 Çarşamba

Yalta Adası Gemi Turu

1. Gün: Cuma
İSTANBUL - YALTA

İstanbul Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Gidiş Terminali Tüm TATİL Turları Kontuarı önünde saat 07:30 buluşma. Bagaj ve bilet işlemlerinin ardından saat 09:30’de AEROSVİT Havayolları ile Simferopol’a hareket. 10:05 yerel saatle Simferopol’a varışın ardından alanda yerel rehberimiz tarafından karşılama ve Yalta Otel’e transfer. Oda anahtarlarının dağıtımı ve odalara yerleşme sonrası serbest saatler. Geceleme otelimizde.

2. Gün: Cumartesi
YALTA

Sabah kahvaltısının ardından yarım günlük Yalta ve Livadya Sarayı gezisi. Bu gezimizde Çar Nikola’nın yaşadığı Livadya Sarayı görülecek olup, bu saray 1945’de Stalin, Churchill ve Roosevelt’in buluştuğu Yalta Konferansı’nın gerçekleştiği tarihi yapıdır. Geceleme otelimizde.

3. Gün: Pazar
YALTA

Sabah kahvaltısının ardından “ekstra” Sivastapol Turu için otelimizden hareket. Sivastopol’e varış varışı takiben Panaroma müzesini geziyoruz. Müze 1854-1856 yılları arasındaki Kırım savaşının Sivastopol cephesinin resmedildiği üç boyutlu bir resimi gezme imkanı bulacaksınız. Panaroma müzesinin sonrasında öğle yemeğimizi alıyoruz. Yemeğin ardından şehrin önemli anıtlarının, Rus ve Ukrayna donanmalarının bulunduğu Körfezin panaromik olarak gezilmesi ardından serbest zaman. Akşam üzeri otele dönüş. Geceleme otelimizde.

4. Gün: Pazartesi
YALTA

Sabah otelde alınacak kahvaltıdan sonra serbest zaman, isteyen misafirlerimiz alış veriş yapabilirler.
Geceleme otelimizde.

5. Gün: Salı
YALTA - İSTANBUL

Sabah kahvaltısının ardından serbest zaman.Transfer saati 08:00 lobide buluşma. Simferopol Havalimanına transfer. AEROSVİT Hava Yolları ile 11:45 ‘de İstanbul’a uçuş. İstanbul’a varışımız 13:25’dır.

CR75-E-CD-1 (SU ARITMALI SEBİL- LCD PANELLİ)

CR75-E-CD-1 (Su ArıtmaLI SEBİL- LCD PANELLİ)

1.İnline Filtreli 5 aşamalı Pompalı Arıtma Cihazı
2. 95 °C Sıcak – 5 °C Soğuk Su Arıtma İmkanı- Sıcak,Soğuk Su Devre Dışı Bırakılabilme imkanı
3. 20 Lt/saat Soğuk Su- 10 lt/saat Sıcak Su kapasitesi
4.Sıcak-Soğuk İzoleli Depolama Tankı
5.Sıcak Soğuk Göstergeli Panel
6.Adaptör voltajı giriş 110-220V çıkış 24V 1,2 Amp
7.Membran Made in USA 100 GPD Membran
8.Kolay kurulum kılavuzu garanti kağıdı içerisinde
9.Tamamen montaj edilmiş kuruluma hazır.

Mini Point Aralık'ta teslim

Anadolum İnşaat imzası ile Pendik-Kurtköy'de inşa edilen Mini Point'te fiyatlar 80 bin TL'den başlıyor. 1+0, 1+1 ve 2+1 dairelerin yer aldığı projede dairelerin büyüklükleri 45 metrekare ile 105 metrekare arasında değişiyor. 132 konut ve 13 ticari birimin yer aldığı projenin 2012 Aralık'ta tamamlanması planlanıyor. Projenin sosyal donatıları arasında açık Havuz ve kapalı yüzme Havuzu, otopark, basket ve voleybol sahası, hobi odası ve kafeterya yer alıyor. Mini Point E-5 karayoluna 10 kilometre, TEM'e 4 kilometre, Sabiha gökçen Havaalanı'na 3,5 kilometre mesafede yer alıyor.

Şirket: Anadolum İnşaat

Lokasyon: Kurtköy

Tarih: 2012 Aralık teslim

Büyülük: 45-105

Fiyat: 80 bin TL'den başlıyor

İletişim: 0216 374 97 00

anadoluminsaat.com.tr

20 Şubat 2011 Pazar

Gemi Turları Kapadokya Beyaza Büründü

Haber Nevşehir ve ilçelerinde etkili olan kar yağışı ulaşımda aksaklıklara neden olurken, beyaza bürünen peribacaları hoş bir görüntü oluşturdu.

Alınan bilgiye göre, Nevşehir il merkezinde metrekareye 6 kilogram kar yağışı düşerken, kar kalınlığı il merkezinde 10 santimetre, yüksek kesimlerde ise 15 santimetre olarak ölçüldü.

Nevşehir kent merkezinde de etkili olan kar yağışı nedeniyle, birçok maddi hasarlı trafik kazası meydana geldi.

Nevşehir?Aksaray karayolunun 30. kilometresi ile Nevşehir-Hacıbektaş karayolunda, yoğun kar yağışı nedeniyle yolda kalan sürücüler, karayolları ekiplerinden yardım talebinde bulundu.

İl Özel İdaresi ve Karayolları ekiplerinin, yol açma ve tuzlama çalışmalarını sürdürdüğü bildirildi.

Gülşehir'den Nevşehir yönüne giden 50 AV 711 plakalı araç, Açıksaray mevkisinde, buzlanma nedeniyle sürücüsünün kontrolünden çıkıp takla atarak şarampole yuvarlandı. Aracın sürücüsü kazadan yara almadan kurtuldu. Kaza nedeniyle trafiğe kapatılan yol, kaza yapan aracın kurtarıcı yardımıyla çıkartılmasının ardından tekrar ulaşıma açıldı. Gülşehir ilçesine bağlı Alkan köyü yolu da yoğun kar yağışı nedeniyle ulaşıma kapandı.

Avanos'ta ise dün akşamdan itibaren aralıklarla devam eden kar yağışı nedeniyle, şehir merkezinin ana arterleri başta olmak üzere, ara yollarda karla kaplandı. Yetkililer tatil trafiğe çıkacak sürücüleri oluşabilecek buzlanmaya karşı uyardı.



- KAR ÇOCUKLARI VE ÇİFTÇİYİ SEVİNDİRDİ-



Ürgüp'te de sabah saatlerinde başlayıp öğlene kadar süren kar yağışı en çok, dün yarı yıl tatiline giren öğrencileri sevindirdi. Kapadokya turları bölgesinde uzun zamandır beklenen kar yağışı, öğrencilerin tatillerinin ilk gününde kendini gösterdi. Karla beyaza bürünen Ürgüp'te, çocuklar ve turistler karın keyfini çıkardı.

Bu arada, uzun bir süredir kar yağışı görülmeyen Hacıbektaş'ta, dün akşam saatlerinden itibaren yağan kar yağışı, bölgede hayatını çiftçilikle sürdüren vatandaşları sevindirdi.



- PERİBACALARI BEYAZA BÜRÜNDÜ-



Kar yağışı, ülkenin balon turları ve peribacaları ile ünlü önemli turizm merkezlerinden Kapadokya bölgesini beyaza bürüdü. Kar yağışıyla ile birlikte peribacaları beyazlar içinde görülmeye değer manzaralar oluşturdu.

Göreme, Zelve, Ürgüp, Paşabağları, Uçhisar ve Avanos gibi peribacalarının en yoğun olduğu bölgeler, beyaz örtü ile kaplandı. Erciyes, Hasan Dağı ve Güllü Dağ'ın, günümüzden milyonlarca yıl önce püskürttüğü lavların zaman içinde yağmur, kar ve rüzgarın yanı sıra erozyon ile şekillendirmesiyle oluşan bu eşsiz doğa parçası kar altında bambaşka bir görüntüye kavuştu.

(YCL-TEV-Zİ) - NEVŞEHİR (Anadolu Ajansı)
Kapadokya Beyaza Büründü Tatil Gemi TurlarıHaber Nevşehir ve ilçelerinde etkili olan kar yağışı ulaşımda aksaklıklara neden olurken, beyaza bürünen peribacaları hoş bir görüntü oluşturdu.

Alınan bilgiye göre, Nevşehir il merkezinde metrekareye 6 kilogram kar yağışı düşerken, kar kalınlığı il merkezinde 10 santimetre, yüksek kesimlerde ise 15 santimetre olarak ölçüldü.

Nevşehir kent merkezinde de etkili olan kar yağışı nedeniyle, birçok maddi hasarlı trafik kazası meydana geldi.

Nevşehir?Aksaray karayolunun 30. kilometresi ile Nevşehir-Hacıbektaş karayolunda, yoğun kar yağışı nedeniyle yolda kalan sürücüler, karayolları ekiplerinden yardım talebinde bulundu.

İl Özel İdaresi ve Karayolları ekiplerinin, yol açma ve tuzlama çalışmalarını sürdürdüğü bildirildi.

Gülşehir'den Nevşehir yönüne giden 50 AV 711 plakalı araç, Açıksaray mevkisinde, buzlanma nedeniyle sürücüsünün kontrolünden çıkıp takla atarak şarampole yuvarlandı. Aracın sürücüsü kazadan yara almadan kurtuldu. Kaza nedeniyle trafiğe kapatılan yol, kaza yapan aracın kurtarıcı yardımıyla çıkartılmasının ardından tekrar ulaşıma açıldı. Gülşehir ilçesine bağlı Alkan köyü yolu da yoğun kar yağışı nedeniyle ulaşıma kapandı.

Avanos'ta ise dün akşamdan itibaren aralıklarla devam eden kar yağışı nedeniyle, şehir merkezinin ana arterleri başta olmak üzere, ara yollarda karla kaplandı. Yetkililer tatil trafiğe çıkacak sürücüleri oluşabilecek buzlanmaya karşı uyardı.



- KAR ÇOCUKLARI VE ÇİFTÇİYİ SEVİNDİRDİ-



Ürgüp'te de sabah saatlerinde başlayıp öğlene kadar süren kar yağışı en çok, dün yarı yıl tatiline giren öğrencileri sevindirdi. Kapadokya turları bölgesinde uzun zamandır beklenen kar yağışı, öğrencilerin tatillerinin ilk gününde kendini gösterdi. Karla beyaza bürünen Ürgüp'te, çocuklar ve turistler karın keyfini çıkardı.

Bu arada, uzun bir süredir kar yağışı görülmeyen Hacıbektaş'ta, dün akşam saatlerinden itibaren yağan kar yağışı, bölgede hayatını çiftçilikle sürdüren vatandaşları sevindirdi.



- PERİBACALARI BEYAZA BÜRÜNDÜ-



Kar yağışı, ülkenin balon turları ve peribacaları ile ünlü önemli turizm merkezlerinden Kapadokya bölgesini beyaza bürüdü. Kar yağışıyla ile birlikte peribacaları beyazlar içinde görülmeye değer manzaralar oluşturdu.

Göreme, Zelve, Ürgüp, Paşabağları, Uçhisar ve Avanos gibi peribacalarının en yoğun olduğu bölgeler, beyaz örtü ile kaplandı. Erciyes, Hasan Dağı ve Güllü Dağ'ın, günümüzden milyonlarca yıl önce püskürttüğü lavların zaman içinde yağmur, kar ve rüzgarın yanı sıra erozyon ile şekillendirmesiyle oluşan bu eşsiz doğa parçası kar altında bambaşka bir görüntüye kavuştu.

(YCL-TEV-Zİ) - NEVŞEHİR (Anadolu Ajansı)
Kapadokya Beyaza Büründü Tatil

Gemi Turları Hayatı ucuza getirmenin ilginç yolları

Haber Ankara Ticaret Odası’nın (ATO), “yadigar hanım’ın tasarruf formülleri” araştırmasına göre, dar ve orta gelirliler daha ucuz bir hayat için ilginç formüller üretiyor. Dar gelirli, sinemaya gitmek yerine dizi izliyor, korsan DVD satın alıyor ya da internetten film indiriyor. Sevdiklerine özel günlerinde hediye alması gerektiğinde, kendisine daha önce gelen, beğenmediği ya da ihtiyacı olmadığı için kullanmadığı hediyeyi “hediye” ediyor.

ATO, dar gelirlinin market alışverişinden su tüketimine, kozmetikten sağlığa kadar günlük yaşamında tasarruf için başvurduğu yöntemleri araştırdı. ATO’nun “Yadigar Hanım’ın Tasarruf Formülleri” araştırmasına göre, dar ve orta gelirliler daha ucuz bir hayat için ilginç ve yaratıcı formüller üretiyor. Geçim sıkıntısı nedeniyle sinema, tiyatro, spor, kuaför, giyim-kuşam gibi özel harcamalarını tamamen kesen dar gelirli “Yadigar Hanım” zorunlu harcamalarını da asgariye indirmenin yollarını arıyor.

-SPORUNU PARKLARDA YAPIYOR-

Araştırmaya göre dar gelirler, bpor salonuna gitmek yerine, parklarda ya da yürüyüş parkurlarında sporunu yapıyor. Sinemaya gitmek yerine TV’de dizi izliyor, korsan DVD satın alıyor ya da internetten film indiriyor. Kaset ya da CD satın almak yerine müzik parçalarını da internetten indiriyor. İkinci el ya da korsan kitap okuyor. Gazeteleri internetten takip ediyor. Eğlence mekanlarına gitmek yerine, alışveriş merkezi geziyor.

-EV YAPIMI SELÜLİT KREMİ-

Kişisel bakım ve kozmetikle ilgili “sihirli ve ucuz formüller” kadınlar arasında kulaktan kulağa hızla yayılıyor. Evde doğal yöntemlerle vücut ve cilt bakımı yapmak, internet sitelerinde dolaşan reçetelerin de yardımıyla yaygınlaşıyor.

“Yadigar Hanım” da, pahalı kozmetik ürünler satın almak yerine badem yağı, zeytinyağı, susam yağı, papatya yağı, salatalık, bal, süt, yumurta, kil gibi bitkisel ve doğal ürünleri kullanarak “selülit kremi”, “yüz maskesi”, “piling” ve “nemlendirici” gibi kozmetik ürünlerini kendisi imal ediyor. Cildini temizlemek için tonik yerine “doğal maden suyu” ya da “gül suyu” kullanıyor. Kuruyan ojesini çöpe atmıyor, içine birkaç damla aseton damlatıp eski haline getiriyor. Kuruyan maskarasını birkaç dakika kaynar suda bekletiyor. Saçını kuaföre boyatmıyor, marketten aldığı boyayla kendisi boyuyor. Fönünü kendisi çekiyor. Saçı düzleştiren ya da bukleler yapan aletler kullanıyor. Manikür-pedikür ve ağda gibi kişisel bakımlar için güzellik salonuna gitmek yerine evde kendisi yapıyor. Orijinal parfüm yerine açık parfüm tüketiyor.

-KENDİ İŞİNİ KENDİN YAP-

Bozulan musluk için tamirci çağırmıyor, kendisi tamir ediyor. Evini kendisi boyuyor. Otomobilini kendisi yıkıyor. Ayakkabılarını kendisi boyuyor. Kazak, atkı, bere, şal gibi giysi ve aksesuarlarını kendisi örüyor. Turşu, salça, reçel gibi yiyecekleri marketten almak yerine kendisi yapıyor. Sütü kapıdan satın alıp yoğurdunu kendisini yapıyor. Grip, nezle, soğuk algınlığı gibi sağlık sorunlarında doktora gitmek yerine bitki çaylarıyla, şifalı otlarla ya da ucuz ve bilindik ilaçlarla kendi kendini tedavi ediyor.

-HEDİYEYİ HEDİYE EDİYOR-

Sevdiklerine özel günlerinde hediye alması gerektiğinde, kendisine daha önce gelen beğenmediği ya da ihtiyacı olmadığı için kullanmadığı hediyeyi “hediye” ediyor. Kendisine gelen hediyelerin ambalajlarını atmayıp yeniden kullanıyor. Para verip hediye almak yerine kendi ördüğü kazak, atkı, bere gibi giysi ve aksesuarları hediye ediyor.

-ALIŞVERİŞE LİSTESİZ ÇIKMIYOR-

Alışverişte satış fiyatları sabit olan mağazalar yerine “pazarlık” yapabileceği dükkanları tercih ediyor. İhtiyacı dışında mal satın almamak için, alışverişe elinde “liste” ile çıkıyor. Giysilerini sezon sonunda indirimli olarak satın alıyor. Markalı giyim firmalarının indirimli, defolu ya da seri sonu ürünler sattıkları “outlet” mağazaları tercih ediyor. Pahalı markaların ikinci el ürünlerini satan butiklere yöneliyor. Kiloyla kumaş alıp giysilerini terziye diktiriyor. Daha ucuz giysi, elektronik eşya ya da kitap satan sitelerden alışveriş yapıyor. Giysi, eşofman, çanta, ayakkabı, gözlük, saat gibi ürünlerin markalı olanları yerine “çakma” olarak tabir edilen sahtelerini satın alıyor. Modası geçen giysilerini terziye verip modelini değiştiriyor. Eskiyen ya da modası geçen ayakkabılarını ve çantalarını yeniletiyor. İç çamaşırı ve çorabın ucuzunu satın alıyor. Eşinin, kışlık gömleğinin yıpranan kollarını kesip yazlık gömleğe, pantolonun paçasını kesip şorta dönüştürüyor. Gömleklerin yıpranmış yakalarını söküp ters çeviriyor. Büyük çocuğunun küçük gelen giysilerini diğer çocuklarına giydiriyor. Mutfak eşyalarını züccaciye yerine Uzakdoğu malları satan ucuz dükkanlardan alıyor. Buzdolabı, çamaşır makinası, bilgisayar gibi dayanıklı tüketim malları ya da elektronik eşyaları satın almadan önce “en ucuz” ürünlerin nerelerde satıldığını gösteren internet sitelerinde araştırma yapıyor. Yeni mobilya almak yerine eski mobilyasına kılıf diktiriyor. Ahşap mobilyasını boya-cila yaptırıyor.

-FİYAT ARAŞTIRMASI YAPIYOR-

Posta kutusuna bırakılan broşürleri inceleyerek en ucuz marketleri tespit ediyor. Marketlerde, ürünlerin indirimli satıldığı halk günlerini takip ediyor. Marketlerin indirim sağlayan ya da para puan biriktiren kartlarını kullanıyor. Daha ucuz olduğu için market markalı ürünlere yöneliyor. Tuvalet kağıdı, peçete, kağıt havlu, deterjan gibi çok tüketilen ürünlerin en ucuzunu tercih ediyor. Çay, şeker, tuz gibi çok tüketilen ürünlerde küçük ambalajlar yerine birim maliyeti daha ucuz olan büyük ambalajlı ürünleri tercih ediyor. Küp şeker yerine toz şeker, zeytinyağı yerine ayçiçeği yağı, damacana su yerine çeşme suyu, limon yerine limon tuzu kullanıyor. Kalıp peynir yerine daha ucuz olan kırık peyniri, kırık ya da çatlak yumurtayı, kırık pirinci tercih ediyor. Raf ömrü dolmak üzere olan tavuk, süt, yoğurt, salça, ketçap, meyve suyu, bisküvi gibi ürünleri yarı fiyatına satan marketlere gidiyor. Çocuğuna pirinç unundan mama yapıyor. Sıvıyağ, deterjan, çamaşır suyu, bulaşık deterjanı gibi ürünleri indirime girdiklerinde fazlaca alıp “stok” yapıyor. Makarna, mercimek, pirinç, kuru fasulye, nohut, şampuan, deterjan ve temizlik için kullanılan diğer sıvıları marketlerden almak yerine kilo ile satılan açık ürünlere yöneliyor. Sebze-meyve ve kahvaltılık alışverişini semt pazarlarından, fiyatların düşmeye başladığı akşam saatlerinde yapıyor. Kışın pahalı sebze yememek için, yazın semt pazarından uygun fiyatla satın aldığı biber, patlıcan, fasulye, domates gibi sebzeleri kurutarak, dondurarak ya da konserve yaparak kışlık yiyecek hazırlıyor. Daha ucuz olduğu için bayat ekmek ya da belediyenin “halk ekmek” büfesinden ucuz ekmek alıyor. Kasaplarda “çorbalık” diye satılan, etleri sıyrılmış kemikleri çok ucuza satın alıp, çorba çapıyor. Kırmızı et yerine sakatatı ya da tavuk etini tercih ediyor. Bayat ekmekten tatlı ya da köfte yapıyor. Sağlığını riske atarak kızartma yağını birkaç kez kullanıyor. Zorunlu olmadıkça dışarıda yemek yemiyor. Mecbur kalırsa dö tatil ner ve köfte gibi “ekmek arası” yiyecekleri tercih ediyor. İş yerinde yemek çıkmıyorsa, öğlen öğününde evinden getirdiği yemekleri yiyor. Dışarıda ya da işyerinde çay ile birlikte gelen şekerleri biriktirip evine götürüyor.

-BOŞ ODALARIN PETEĞİNİ KAPATIYOR-

Kışın ısınma masrafları aile bütçelerine ek yük getiriyor. Isınma masraflarını en aza indirmek isteyen “Yadigar Hanım” da yaygın yöntemlere başvuruyor. Ev alırken ya da kiralarken daha iyi ısınan ara katları tercih ediyor. Ön ödemeli doğalgazını yaz aylarında satın alıyor. Sadece kullandığı odaları ısıtıyor. Kullanılmayan odaların kalorifer peteğini kapatıyor. İşe giderken kombiyi kapatıyor ya da en düşük ısıda çalıştırıyor. Isınmak için kombinin derecesini yükseltmek yerine bir kazak fazladan giyiyor. Isı kaybını önlemek için evin pencerelerini naylonla kaplıyor. Kapı kenarlarına sünger geçiyor.

-SON PARÇALARI ÜTÜNÜN KENDİ ISISI İLE ÜTÜLÜYOR-

Elektrik ve su faturaları da aile bütçesinde önemli yer tutuyor. “Yadigar Hanım”, elektrik ve su faturalarını hafifletmenin çeşitli yollarını deniyor. Beyaz eşya alırken az enerji tüketen ürünleri tercih ediyor. Bulaşık ve çamaşır makinasını tamamen dolmadan çalıştırmıyor. Çamaşırları yıkarken sıcak su yerine ılık su kullanıyor. Çift haneli rezervuar ya da stoplu rezervuar taktırıyor. Su tüketimi azaltmak için rezervuara, su dolu 1.5 litrelik pet şişe yerleştiriyor. Sebze ve meyveleri akan suyun altında yıkamak yerine su dolu bir kapta yıkıyor. Sebze-meyve yıkadığı suyu dökmüyor, çiçekleri suluyor. Duş başlığını suyu daha iyi püskürten ekonomik duş başlıklarıyla değiştiriyor. Duşta kalma süresini kısaltıyor. Musluktan sıcak su gelinceye kadar akan soğuk suyu bir kapta biriktirerek daha sonra kullanıyor. Balkonunu hortumla yıkamıyor, tas ile su dökerek yıkıyor ya da paspasla temizliyor. Çamaşır makinasının durulama suyu ile balkon yıkıyor, yerleri siliyor. Diş fırçalarken, banyoda sabunlanırken musluğu kapatıyor. Yazın balkonda güneşin ısısıyla su ısıtıyor. En çok elektrik tüketen cihazlardan biri olduğu için ütü kullanımına dikkat ediyor. Mümkün olduğu kadar çamaşırlarını toplu olarak ve nemli iken ütülemeye çalışıyor. Ütülenecek çamaşırların bitimine birkaç parça kalınca fişi prizden çekiyor, son parçaları ütünün kendi ısısı ile ütülüyor. Fırında birkaç yiyeceği aynı anda pişirmeye çalışıyor. Daha hızlı pişirdiği için düdüklü tencereyi tercih ediyor. Saç kurutma makinasını çalıştırmadan önce havlu ile saçlarını kuruluyor. Evin, oturma odası, salon ve mutfak gibi bölümlerinde floresan ya da tasarruflu ampul kullanıyor. Salonda avizeden vazgeçiyor. Koridor, tuvalet gibi bölümlerde düşük vatlı ampuller kullanıyor. Televizyon izlerken ya da odadan çıkarken ışığı söndürüyor. Stand-by konumunda da elektrik tüketen televizyon, bilgisayar gibi elektrikli cihazların fişlerini prizden çekiyor.

-TEMİZLİKTE TASARRUF-

Biriktirdiği küçülmüş sabunları kurutup rendeleyerek temizlikte kullanıyor. Diğer temizlik maddelerine göre daha ucuz olan arap sabununu tercih ediyor. Eskiyen tişört, atlet, havlu ve çarşaflardan toz bezi yapıyor. Bulaşıkları yıkamadan önce kaba kirini çöpe iyice sıyırıyor ya da bir kabın içerisine doldurduğu suyla “kabasını alıyor”. Bulaşık makinası tuzu yerine marketlerde satılan ve turşu yapımında kullanılan kalın tuzu, parlatıcı yerine sirke, deterjan yerine arap sabunu kullanıyor.

-TELEFON YERİNE MSN-

İletişim masrafları da ailelerin bütçelerinde önemli yer tutuyor. “Yadigar Hanım”, iletişim masraflarını düşürmek için teknolojinin bütün olanaklarından yararlanıyor. İkinci el cep telefonu alıyor. Gerekmedikçe telefonla konuşmuyor, konuşmak zorunda kalırsa sohbeti kısa tutuyor. Faturalı hat yerine ön ödemeli hat kullanıyor. Faturaları hattı bulunan tanıdığını aramak yerine “Beni ara” anlamında çağrı yapıyor. Faturalı hat kullanıyorsa en hesaplı tarifeyi seçiyor. Sabit telefon kullanıyorsa, aramalarını indirimli saatlerde yapıyor. Telefon etmek yerine mesaj ya da mail gönderiyor. Özellikle Yurtdışı turları görüşmelerinde, internet üzerinden hizmet veren MSN ve Skype gibi ücretsiz ve görüntülü iletişim kanallarını kullanıyor. Bilinmeyen numaralar için özel hatları aramak yerine, internete başvuruyor.

-TABANA KUVVET-

Artan benzin fiyatları, otomobili olan vatandaşları tasarrufa zorluyor. Otomobilini zorunlu olmadıkça kullanmayan “Yadigar Hanım”, ulaşım için farklı alternatifler geliştiriyor. Trafiğin daha rahat olduğu bir kentte yaşıyorsa, ulaşımda otomobil yerine mobilet ya da bisikleti tercih ediyor. İşyerine yürüme mesafesinde olan yerlerde ev tutmaya çalışıyor. İşe otomobille gitmek yerine yürüyerek gidiyor. İşyeri ile evi arasındaki mesafe uzunsa, işyerinin yakınından arabası ile geçen arkadaşlarıyla gidip geliyor. İşyerinin servisi varsa, otomobilini kullanmıyor. Otomobil yerine toplu taşıma araçlarına biniyor. Alışveriş için yürüme mesafesindeki mağazaları tercih ediyor. Büyük marketlerin ücretsiz müşteri servislerinden yararlanıyor. Kendi otomobilini kullanacaksa mümkün olan en kısa yoldan gitmeye çalışıyor. Benzine ve mazota göre daha ucuz olduğu için aracına LPG tüpü taktırıyor. Sıcak havalarda klimayı çalıştırmak yerine camları açarak serinliyor. Kışın motorun ısısıyla otomobilini ısıtıyor. Gece taksiye binmek zorunda kalırsa, gündüz tarifesi için pazarlık yapıyor. Otomobil için parça lazım olduğunda orijinali yerine çıkma parçaları tercih ediyor. Otomobilin lastiğini değiştirmek yerine kaplatıyor. Uçakla seyahat etmesi gerekiyorsa biletini günler öncesinden satın alarak erken rezervasyon indirimlerinden yararlanıyor.

-TATİLİN DE UCUZUNU BULUYOR-

Tatilde otel ya da pansiyonda kalmak yerine eş-dostun yazlığında tatil yapıyor. Yazlığı olan tanıdığı yoksa Nisan, Mayıs, Eylül ve Ekim gibi fiyatların daha uygun olduğu aylarda tatile çıkıyor. Ucuz olduğu için tatil rezervasyonunu aylar öncesinden ya da yurt dışı üzerinden yaptırıyor.

-DEVLET OKULUNU TERCİH EDİYOR -

Çocuğunu özel okul yerine devlet okuluna gönderiyor. Okul harçlığı veremediği zaman “beslenme çantası” hazırlıyor. Okul kitaplarını, bir üst sınıfa geçen öğrencilerden temin ediyor ya da ikinci el kitap ders kitabı satın alıyor. Defterleri kiloyla alıyor.

-ATO BAŞKANI AYGÜN: “EKONOMİK SIKINTILAR DAR GELİRLİ VATANDAŞLARI BİRER MUCİDE DÖNÜŞTÜRDÜ”

ATO Başkanı Sinan Aygün, araştırmaya ilişkin değerlendirmesinde, ekonomik sıkıntıların dar gelirli vatandaşları birer mucide dönüştürdüğünü belirterek, “Ekonomik sıkıntılar milletimizin yaratıcı zekâsını harekete geçiriyor. Vatandaş, geçinmek için şaşırtıcı yollara başvuruyor” dedi. Türkiye’de peş peşe yaşanan ekonomik krizlerin dar ve orta gelirli vatandaşın “tasarruf refleksini” geliştirdiğini vurgulayan Aygün, şunları kaydetti:

“O kadar çok ekonomik kriz yaşadık ki artık bağışıklık kazandık. Kriz kokusunu alınca tasarruf reflekslerimiz hemen devreye giriyor. Dişimizden tırnağımızdan artırıp krizi kazasız belasız atlatmanın bir yolunu buluyoruz.”

ANKA
Hayatı ucuza getirmenin ilginç yolları Tatil Gemi TurlarıHaber Ankara Ticaret Odası’nın (ATO), “yadigar hanım’ın tasarruf formülleri” araştırmasına göre, dar ve orta gelirliler daha ucuz bir hayat için ilginç formüller üretiyor. Dar gelirli, sinemaya gitmek yerine dizi izliyor, korsan DVD satın alıyor ya da internetten film indiriyor. Sevdiklerine özel günlerinde hediye alması gerektiğinde, kendisine daha önce gelen, beğenmediği ya da ihtiyacı olmadığı için kullanmadığı hediyeyi “hediye” ediyor.

ATO, dar gelirlinin market alışverişinden su tüketimine, kozmetikten sağlığa kadar günlük yaşamında tasarruf için başvurduğu yöntemleri araştırdı. ATO’nun “Yadigar Hanım’ın Tasarruf Formülleri” araştırmasına göre, dar ve orta gelirliler daha ucuz bir hayat için ilginç ve yaratıcı formüller üretiyor. Geçim sıkıntısı nedeniyle sinema, tiyatro, spor, kuaför, giyim-kuşam gibi özel harcamalarını tamamen kesen dar gelirli “Yadigar Hanım” zorunlu harcamalarını da asgariye indirmenin yollarını arıyor.

-SPORUNU PARKLARDA YAPIYOR-

Araştırmaya göre dar gelirler, bpor salonuna gitmek yerine, parklarda ya da yürüyüş parkurlarında sporunu yapıyor. Sinemaya gitmek yerine TV’de dizi izliyor, korsan DVD satın alıyor ya da internetten film indiriyor. Kaset ya da CD satın almak yerine müzik parçalarını da internetten indiriyor. İkinci el ya da korsan kitap okuyor. Gazeteleri internetten takip ediyor. Eğlence mekanlarına gitmek yerine, alışveriş merkezi geziyor.

-EV YAPIMI SELÜLİT KREMİ-

Kişisel bakım ve kozmetikle ilgili “sihirli ve ucuz formüller” kadınlar arasında kulaktan kulağa hızla yayılıyor. Evde doğal yöntemlerle vücut ve cilt bakımı yapmak, internet sitelerinde dolaşan reçetelerin de yardımıyla yaygınlaşıyor.

“Yadigar Hanım” da, pahalı kozmetik ürünler satın almak yerine badem yağı, zeytinyağı, susam yağı, papatya yağı, salatalık, bal, süt, yumurta, kil gibi bitkisel ve doğal ürünleri kullanarak “selülit kremi”, “yüz maskesi”, “piling” ve “nemlendirici” gibi kozmetik ürünlerini kendisi imal ediyor. Cildini temizlemek için tonik yerine “doğal maden suyu” ya da “gül suyu” kullanıyor. Kuruyan ojesini çöpe atmıyor, içine birkaç damla aseton damlatıp eski haline getiriyor. Kuruyan maskarasını birkaç dakika kaynar suda bekletiyor. Saçını kuaföre boyatmıyor, marketten aldığı boyayla kendisi boyuyor. Fönünü kendisi çekiyor. Saçı düzleştiren ya da bukleler yapan aletler kullanıyor. Manikür-pedikür ve ağda gibi kişisel bakımlar için güzellik salonuna gitmek yerine evde kendisi yapıyor. Orijinal parfüm yerine açık parfüm tüketiyor.

-KENDİ İŞİNİ KENDİN YAP-

Bozulan musluk için tamirci çağırmıyor, kendisi tamir ediyor. Evini kendisi boyuyor. Otomobilini kendisi yıkıyor. Ayakkabılarını kendisi boyuyor. Kazak, atkı, bere, şal gibi giysi ve aksesuarlarını kendisi örüyor. Turşu, salça, reçel gibi yiyecekleri marketten almak yerine kendisi yapıyor. Sütü kapıdan satın alıp yoğurdunu kendisini yapıyor. Grip, nezle, soğuk algınlığı gibi sağlık sorunlarında doktora gitmek yerine bitki çaylarıyla, şifalı otlarla ya da ucuz ve bilindik ilaçlarla kendi kendini tedavi ediyor.

-HEDİYEYİ HEDİYE EDİYOR-

Sevdiklerine özel günlerinde hediye alması gerektiğinde, kendisine daha önce gelen beğenmediği ya da ihtiyacı olmadığı için kullanmadığı hediyeyi “hediye” ediyor. Kendisine gelen hediyelerin ambalajlarını atmayıp yeniden kullanıyor. Para verip hediye almak yerine kendi ördüğü kazak, atkı, bere gibi giysi ve aksesuarları hediye ediyor.

-ALIŞVERİŞE LİSTESİZ ÇIKMIYOR-

Alışverişte satış fiyatları sabit olan mağazalar yerine “pazarlık” yapabileceği dükkanları tercih ediyor. İhtiyacı dışında mal satın almamak için, alışverişe elinde “liste” ile çıkıyor. Giysilerini sezon sonunda indirimli olarak satın alıyor. Markalı giyim firmalarının indirimli, defolu ya da seri sonu ürünler sattıkları “outlet” mağazaları tercih ediyor. Pahalı markaların ikinci el ürünlerini satan butiklere yöneliyor. Kiloyla kumaş alıp giysilerini terziye diktiriyor. Daha ucuz giysi, elektronik eşya ya da kitap satan sitelerden alışveriş yapıyor. Giysi, eşofman, çanta, ayakkabı, gözlük, saat gibi ürünlerin markalı olanları yerine “çakma” olarak tabir edilen sahtelerini satın alıyor. Modası geçen giysilerini terziye verip modelini değiştiriyor. Eskiyen ya da modası geçen ayakkabılarını ve çantalarını yeniletiyor. İç çamaşırı ve çorabın ucuzunu satın alıyor. Eşinin, kışlık gömleğinin yıpranan kollarını kesip yazlık gömleğe, pantolonun paçasını kesip şorta dönüştürüyor. Gömleklerin yıpranmış yakalarını söküp ters çeviriyor. Büyük çocuğunun küçük gelen giysilerini diğer çocuklarına giydiriyor. Mutfak eşyalarını züccaciye yerine Uzakdoğu malları satan ucuz dükkanlardan alıyor. Buzdolabı, çamaşır makinası, bilgisayar gibi dayanıklı tüketim malları ya da elektronik eşyaları satın almadan önce “en ucuz” ürünlerin nerelerde satıldığını gösteren internet sitelerinde araştırma yapıyor. Yeni mobilya almak yerine eski mobilyasına kılıf diktiriyor. Ahşap mobilyasını boya-cila yaptırıyor.

-FİYAT ARAŞTIRMASI YAPIYOR-

Posta kutusuna bırakılan broşürleri inceleyerek en ucuz marketleri tespit ediyor. Marketlerde, ürünlerin indirimli satıldığı halk günlerini takip ediyor. Marketlerin indirim sağlayan ya da para puan biriktiren kartlarını kullanıyor. Daha ucuz olduğu için market markalı ürünlere yöneliyor. Tuvalet kağıdı, peçete, kağıt havlu, deterjan gibi çok tüketilen ürünlerin en ucuzunu tercih ediyor. Çay, şeker, tuz gibi çok tüketilen ürünlerde küçük ambalajlar yerine birim maliyeti daha ucuz olan büyük ambalajlı ürünleri tercih ediyor. Küp şeker yerine toz şeker, zeytinyağı yerine ayçiçeği yağı, damacana su yerine çeşme suyu, limon yerine limon tuzu kullanıyor. Kalıp peynir yerine daha ucuz olan kırık peyniri, kırık ya da çatlak yumurtayı, kırık pirinci tercih ediyor. Raf ömrü dolmak üzere olan tavuk, süt, yoğurt, salça, ketçap, meyve suyu, bisküvi gibi ürünleri yarı fiyatına satan marketlere gidiyor. Çocuğuna pirinç unundan mama yapıyor. Sıvıyağ, deterjan, çamaşır suyu, bulaşık deterjanı gibi ürünleri indirime girdiklerinde fazlaca alıp “stok” yapıyor. Makarna, mercimek, pirinç, kuru fasulye, nohut, şampuan, deterjan ve temizlik için kullanılan diğer sıvıları marketlerden almak yerine kilo ile satılan açık ürünlere yöneliyor. Sebze-meyve ve kahvaltılık alışverişini semt pazarlarından, fiyatların düşmeye başladığı akşam saatlerinde yapıyor. Kışın pahalı sebze yememek için, yazın semt pazarından uygun fiyatla satın aldığı biber, patlıcan, fasulye, domates gibi sebzeleri kurutarak, dondurarak ya da konserve yaparak kışlık yiyecek hazırlıyor. Daha ucuz olduğu için bayat ekmek ya da belediyenin “halk ekmek” büfesinden ucuz ekmek alıyor. Kasaplarda “çorbalık” diye satılan, etleri sıyrılmış kemikleri çok ucuza satın alıp, çorba çapıyor. Kırmızı et yerine sakatatı ya da tavuk etini tercih ediyor. Bayat ekmekten tatlı ya da köfte yapıyor. Sağlığını riske atarak kızartma yağını birkaç kez kullanıyor. Zorunlu olmadıkça dışarıda yemek yemiyor. Mecbur kalırsa dö tatil ner ve köfte gibi “ekmek arası” yiyecekleri tercih ediyor. İş yerinde yemek çıkmıyorsa, öğlen öğününde evinden getirdiği yemekleri yiyor. Dışarıda ya da işyerinde çay ile birlikte gelen şekerleri biriktirip evine götürüyor.

-BOŞ ODALARIN PETEĞİNİ KAPATIYOR-

Kışın ısınma masrafları aile bütçelerine ek yük getiriyor. Isınma masraflarını en aza indirmek isteyen “Yadigar Hanım” da yaygın yöntemlere başvuruyor. Ev alırken ya da kiralarken daha iyi ısınan ara katları tercih ediyor. Ön ödemeli doğalgazını yaz aylarında satın alıyor. Sadece kullandığı odaları ısıtıyor. Kullanılmayan odaların kalorifer peteğini kapatıyor. İşe giderken kombiyi kapatıyor ya da en düşük ısıda çalıştırıyor. Isınmak için kombinin derecesini yükseltmek yerine bir kazak fazladan giyiyor. Isı kaybını önlemek için evin pencerelerini naylonla kaplıyor. Kapı kenarlarına sünger geçiyor.

-SON PARÇALARI ÜTÜNÜN KENDİ ISISI İLE ÜTÜLÜYOR-

Elektrik ve su faturaları da aile bütçesinde önemli yer tutuyor. “Yadigar Hanım”, elektrik ve su faturalarını hafifletmenin çeşitli yollarını deniyor. Beyaz eşya alırken az enerji tüketen ürünleri tercih ediyor. Bulaşık ve çamaşır makinasını tamamen dolmadan çalıştırmıyor. Çamaşırları yıkarken sıcak su yerine ılık su kullanıyor. Çift haneli rezervuar ya da stoplu rezervuar taktırıyor. Su tüketimi azaltmak için rezervuara, su dolu 1.5 litrelik pet şişe yerleştiriyor. Sebze ve meyveleri akan suyun altında yıkamak yerine su dolu bir kapta yıkıyor. Sebze-meyve yıkadığı suyu dökmüyor, çiçekleri suluyor. Duş başlığını suyu daha iyi püskürten ekonomik duş başlıklarıyla değiştiriyor. Duşta kalma süresini kısaltıyor. Musluktan sıcak su gelinceye kadar akan soğuk suyu bir kapta biriktirerek daha sonra kullanıyor. Balkonunu hortumla yıkamıyor, tas ile su dökerek yıkıyor ya da paspasla temizliyor. Çamaşır makinasının durulama suyu ile balkon yıkıyor, yerleri siliyor. Diş fırçalarken, banyoda sabunlanırken musluğu kapatıyor. Yazın balkonda güneşin ısısıyla su ısıtıyor. En çok elektrik tüketen cihazlardan biri olduğu için ütü kullanımına dikkat ediyor. Mümkün olduğu kadar çamaşırlarını toplu olarak ve nemli iken ütülemeye çalışıyor. Ütülenecek çamaşırların bitimine birkaç parça kalınca fişi prizden çekiyor, son parçaları ütünün kendi ısısı ile ütülüyor. Fırında birkaç yiyeceği aynı anda pişirmeye çalışıyor. Daha hızlı pişirdiği için düdüklü tencereyi tercih ediyor. Saç kurutma makinasını çalıştırmadan önce havlu ile saçlarını kuruluyor. Evin, oturma odası, salon ve mutfak gibi bölümlerinde floresan ya da tasarruflu ampul kullanıyor. Salonda avizeden vazgeçiyor. Koridor, tuvalet gibi bölümlerde düşük vatlı ampuller kullanıyor. Televizyon izlerken ya da odadan çıkarken ışığı söndürüyor. Stand-by konumunda da elektrik tüketen televizyon, bilgisayar gibi elektrikli cihazların fişlerini prizden çekiyor.

-TEMİZLİKTE TASARRUF-

Biriktirdiği küçülmüş sabunları kurutup rendeleyerek temizlikte kullanıyor. Diğer temizlik maddelerine göre daha ucuz olan arap sabununu tercih ediyor. Eskiyen tişört, atlet, havlu ve çarşaflardan toz bezi yapıyor. Bulaşıkları yıkamadan önce kaba kirini çöpe iyice sıyırıyor ya da bir kabın içerisine doldurduğu suyla “kabasını alıyor”. Bulaşık makinası tuzu yerine marketlerde satılan ve turşu yapımında kullanılan kalın tuzu, parlatıcı yerine sirke, deterjan yerine arap sabunu kullanıyor.

-TELEFON YERİNE MSN-

İletişim masrafları da ailelerin bütçelerinde önemli yer tutuyor. “Yadigar Hanım”, iletişim masraflarını düşürmek için teknolojinin bütün olanaklarından yararlanıyor. İkinci el cep telefonu alıyor. Gerekmedikçe telefonla konuşmuyor, konuşmak zorunda kalırsa sohbeti kısa tutuyor. Faturalı hat yerine ön ödemeli hat kullanıyor. Faturaları hattı bulunan tanıdığını aramak yerine “Beni ara” anlamında çağrı yapıyor. Faturalı hat kullanıyorsa en hesaplı tarifeyi seçiyor. Sabit telefon kullanıyorsa, aramalarını indirimli saatlerde yapıyor. Telefon etmek yerine mesaj ya da mail gönderiyor. Özellikle Yurtdışı turları görüşmelerinde, internet üzerinden hizmet veren MSN ve Skype gibi ücretsiz ve görüntülü iletişim kanallarını kullanıyor. Bilinmeyen numaralar için özel hatları aramak yerine, internete başvuruyor.

-TABANA KUVVET-

Artan benzin fiyatları, otomobili olan vatandaşları tasarrufa zorluyor. Otomobilini zorunlu olmadıkça kullanmayan “Yadigar Hanım”, ulaşım için farklı alternatifler geliştiriyor. Trafiğin daha rahat olduğu bir kentte yaşıyorsa, ulaşımda otomobil yerine mobilet ya da bisikleti tercih ediyor. İşyerine yürüme mesafesinde olan yerlerde ev tutmaya çalışıyor. İşe otomobille gitmek yerine yürüyerek gidiyor. İşyeri ile evi arasındaki mesafe uzunsa, işyerinin yakınından arabası ile geçen arkadaşlarıyla gidip geliyor. İşyerinin servisi varsa, otomobilini kullanmıyor. Otomobil yerine toplu taşıma araçlarına biniyor. Alışveriş için yürüme mesafesindeki mağazaları tercih ediyor. Büyük marketlerin ücretsiz müşteri servislerinden yararlanıyor. Kendi otomobilini kullanacaksa mümkün olan en kısa yoldan gitmeye çalışıyor. Benzine ve mazota göre daha ucuz olduğu için aracına LPG tüpü taktırıyor. Sıcak havalarda klimayı çalıştırmak yerine camları açarak serinliyor. Kışın motorun ısısıyla otomobilini ısıtıyor. Gece taksiye binmek zorunda kalırsa, gündüz tarifesi için pazarlık yapıyor. Otomobil için parça lazım olduğunda orijinali yerine çıkma parçaları tercih ediyor. Otomobilin lastiğini değiştirmek yerine kaplatıyor. Uçakla seyahat etmesi gerekiyorsa biletini günler öncesinden satın alarak erken rezervasyon indirimlerinden yararlanıyor.

-TATİLİN DE UCUZUNU BULUYOR-

Tatilde otel ya da pansiyonda kalmak yerine eş-dostun yazlığında tatil yapıyor. Yazlığı olan tanıdığı yoksa Nisan, Mayıs, Eylül ve Ekim gibi fiyatların daha uygun olduğu aylarda tatile çıkıyor. Ucuz olduğu için tatil rezervasyonunu aylar öncesinden ya da yurt dışı üzerinden yaptırıyor.

-DEVLET OKULUNU TERCİH EDİYOR -

Çocuğunu özel okul yerine devlet okuluna gönderiyor. Okul harçlığı veremediği zaman “beslenme çantası” hazırlıyor. Okul kitaplarını, bir üst sınıfa geçen öğrencilerden temin ediyor ya da ikinci el kitap ders kitabı satın alıyor. Defterleri kiloyla alıyor.

-ATO BAŞKANI AYGÜN: “EKONOMİK SIKINTILAR DAR GELİRLİ VATANDAŞLARI BİRER MUCİDE DÖNÜŞTÜRDÜ”

ATO Başkanı Sinan Aygün, araştırmaya ilişkin değerlendirmesinde, ekonomik sıkıntıların dar gelirli vatandaşları birer mucide dönüştürdüğünü belirterek, “Ekonomik sıkıntılar milletimizin yaratıcı zekâsını harekete geçiriyor. Vatandaş, geçinmek için şaşırtıcı yollara başvuruyor” dedi. Türkiye’de peş peşe yaşanan ekonomik krizlerin dar ve orta gelirli vatandaşın “tasarruf refleksini” geliştirdiğini vurgulayan Aygün, şunları kaydetti:

“O kadar çok ekonomik kriz yaşadık ki artık bağışıklık kazandık. Kriz kokusunu alınca tasarruf reflekslerimiz hemen devreye giriyor. Dişimizden tırnağımızdan artırıp krizi kazasız belasız atlatmanın bir yolunu buluyoruz.”

ANKA
Hayatı ucuza getirmenin ilginç yolları Tatil

Gemi Turları Nilüfer den Sigarayı Bırakan Personele Tatil

Haber Uludağ Üniversitesi iş birliğiyle organize edilen ve Konak Kültürevi’nde yapılan seminerde, Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Esra Kuntuzaslan, sigaranın insana verdiği zararlar ve sigarayı bırakmanın yolları hakkında bilgi verdi. Nilüfer Belediye çalışanlarının ilgi gösterdiği eğitimde Türkiye’de 17 milyon sigara içicisi olduğunu belirten Kuntuzaslan, “Yılda 100 bin kişi sigaraya bağlı hastalıklar yüzünden ölüyor. Sigara şu anda dünyada en öldürücü toplumsal zehirlenme sebebi. Türkiye’de bugün sigaraya başlama yaşı 11.9’a inmiş durumda. Çünkü Avrupa’da en ucuz sigara Türkiye’de” dedi.Sigaranın sağlığa olduğu gibi bütçeye de büyük zararı olduğunu söyleyen Kuntuzaslan, “Günde bir paket sigara için, bir insan 12 yılda sıfır bir otomobil, 20-25 yıl arasında ise bir ev alabilecek parayı kendisini zehirlemeye harcıyor. Sigaranın bir tanesi de, bir paketi de aynı zehri vücuda işliyor. Sigara vücutta her organı olumsuz yönde etkiliyor. Akciğer kanserinin yüzde 90’ı, kalp krizinin yüzde 80’i sigaranın zararlarından kaynaklanır. Sig tatil aranın içinde arsenik, metan on, böcek ilacı, karbon monoksit, katminyum, siyanür, bütan gaz, aseton, naftalin ve amonyak var. Bunların hepsi bir tek sigaranın içinde var. Bunu günde 20 tane içtiğinizi ve 20 yıl içtiğinizi düşünün. Vücutta her türlü hastalığı yapar” diye konuştu.Sigarayı bırakmanın tek yolunun güçlü bir irade olduğunu söyleyen Kuntuzaslan, “Sağlıklı bir toplum için herkes önce kendi sağlığını, sonra eşinin ve çocuğunun sağlığını düşünmeli. Sigaranın bu kadar zararlarını bilerek kendi paramızla kendimizi zehirlemeyelim. Sigarayı bırakmak kolaydır. Zor olan bir daha sigaraya başlamamaktır. Sigarayı bırakırken bir hekimden destek almak çok önemlidir” dedi.Prof. Dr. Esra Kuntuzaslan’a verdiği bilgiler için teşekkür eden Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, sigarayı bırakmak isteyen personele her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi. Bozbey, sigarayı bırakmak isteyen personele hekim desteği konusunda da yardımcı olacaklarını vurgulayarak, sigarayı bırakan personeli tatil, altın gibi hediyelerle ödüllendireceğini sözlerine ekledi.
Nilüfer’den Sigarayı Bırakan Personele Tatil Tatil Gemi TurlarıHaber Uludağ Üniversitesi iş birliğiyle organize edilen ve Konak Kültürevi’nde yapılan seminerde, Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Esra Kuntuzaslan, sigaranın insana verdiği zararlar ve sigarayı bırakmanın yolları hakkında bilgi verdi. Nilüfer Belediye çalışanlarının ilgi gösterdiği eğitimde Türkiye’de 17 milyon sigara içicisi olduğunu belirten Kuntuzaslan, “Yılda 100 bin kişi sigaraya bağlı hastalıklar yüzünden ölüyor. Sigara şu anda dünyada en öldürücü toplumsal zehirlenme sebebi. Türkiye’de bugün sigaraya başlama yaşı 11.9’a inmiş durumda. Çünkü Avrupa’da en ucuz sigara Türkiye’de” dedi.Sigaranın sağlığa olduğu gibi bütçeye de büyük zararı olduğunu söyleyen Kuntuzaslan, “Günde bir paket sigara için, bir insan 12 yılda sıfır bir otomobil, 20-25 yıl arasında ise bir ev alabilecek parayı kendisini zehirlemeye harcıyor. Sigaranın bir tanesi de, bir paketi de aynı zehri vücuda işliyor. Sigara vücutta her organı olumsuz yönde etkiliyor. Akciğer kanserinin yüzde 90’ı, kalp krizinin yüzde 80’i sigaranın zararlarından kaynaklanır. Sig tatil aranın içinde arsenik, metan on, böcek ilacı, karbon monoksit, katminyum, siyanür, bütan gaz, aseton, naftalin ve amonyak var. Bunların hepsi bir tek sigaranın içinde var. Bunu günde 20 tane içtiğinizi ve 20 yıl içtiğinizi düşünün. Vücutta her türlü hastalığı yapar” diye konuştu.Sigarayı bırakmanın tek yolunun güçlü bir irade olduğunu söyleyen Kuntuzaslan, “Sağlıklı bir toplum için herkes önce kendi sağlığını, sonra eşinin ve çocuğunun sağlığını düşünmeli. Sigaranın bu kadar zararlarını bilerek kendi paramızla kendimizi zehirlemeyelim. Sigarayı bırakmak kolaydır. Zor olan bir daha sigaraya başlamamaktır. Sigarayı bırakırken bir hekimden destek almak çok önemlidir” dedi.Prof. Dr. Esra Kuntuzaslan’a verdiği bilgiler için teşekkür eden Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, sigarayı bırakmak isteyen personele her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi. Bozbey, sigarayı bırakmak isteyen personele hekim desteği konusunda da yardımcı olacaklarını vurgulayarak, sigarayı bırakan personeli tatil, altın gibi hediyelerle ödüllendireceğini sözlerine ekledi.
Nilüfer’den Sigarayı Bırakan Personele Tatil Tatil

Gemi Turları Erken davranan yurtdışı tatilini ucuza getirecek!

Haber Kampanya ile bayram tatili turları şimdiden satışa çıktı. Sezonda kişi başı 599 Euro’ya mal olan Roma turları turu 399 Euro’ya indi. Tatilciler turun başlamasına 72 saat kalana dek rezervasyonlarını iptal edebilecek

İç turizmin canlandırılması amacıyla üç yıl önce başlatılan erken rezervasyon kampanyası yurtdışına taştı. Pronto Tour, Jolly Tur, Hey Travel Trends ve Vip Turizm gibi sektörün önemli şirketleri yurtdışına da erken rezervasyon kampanyası düzenledi. Böylece Yurtdışı turları turların ortalama fiyatları 200 Euro ucuzladı. Şirketler, 2011 yılının bayram ve yılbaşı tatillerini de iptal sigortasıyla birlikte satışa çıkardı. Erken rezervasyon kampanyası bu yıl bir ay öne çekilmiş, kampanyanın başlangıç vuruşu geçen hafta Kültür ve Turizm Bakanlığı önderliğinde yapılmıştı. Giderek yaygınlaşan kampanya bu yıl yurtdışı tur satan seyahat operatörlerine de ilham verdi. Yaz döneminde ortalama 599 Euro’ya mal olan 1 haftalık tatil turları için şimdiden yüzde 35 indirimle yer ayırtmak mümkün hale geldi.

"YURTİÇİNDEN UCUZA GELECEK"
Yurtiçinde olduğu gibi yurtdışında da erken rezervasyon yapılan turlar başlamasına 72 saat kalana kadar nedensiz olarak iptal edilebilecek. Kappatur Genel Müdürü Kaan İşçil, geçen yıl yurtdışı turlarına gelen yoğun talep nedeniyle bu yıl erken rezervasyon kampanyasını b tatil aşlatma kararı aldıklarını söyledi. Daha önce sezona az bir zaman kala az oranlı indirim kampanyaları düzenlediklerini ifade eden İşçil, “Ancak gelen yoğun talep nedeniyle daha erkene çektik. Yurtdışındaki otellerle anlaşmalar yaparak yaz dönemi için 200 Euro’lara varan indirimler sağladık” dedi. Sigorta şirketleri ile yaptıkları görüşmeler sonucunda yurtdışı turlarına da iptal sigortası uygulayacaklarını ifade eden İşçil, “Bu fiyatlar sayesinde tatil yapmak yurtiçinden daha ucuza hale gelecek” diye konuştu.

ŞUBAT AYI SONUNA KADAR YÜZDE 30 İNDİRİM
Bamtur Genel Müdürü Bertan Aner ise erken rezervasyon kampanyasına başladıklarını, şubat ayı sonuna kadar sürecek kampanyada yüzde 30’a varan indirim fırsatları yarattıklarını ifade etti. Aner, kampanyada tur tarihine 13 gün kalana kadar iptale imkân veren tatil sigortasını da devreye soktuklarını ifade ederken, oda başına 300 Euro’ya kadar indirimlerinin bulunduğunu kaydetti.

CRUISE TURLARI
Hey Travel Pazarlama Direktörü Tunç Göz cruise seyahatleri için de erken rezervasyon kampanyasına başladıklarını söyledi. Göz “Orthodox Cruise’un temmuz ve ağustos çıkışlı Volga turlarında 300, Msc Cruise’un Temmuzdaki Kuzey Avrupa turları turlarında 31 Ocak’a kadar yapılan başvurularda 100 Euro indirimimiz mevcut” dedi.
Ünsal Ereke-HT EKONOMİ
Erken davranan yurtdışı tatilini ucuza getirecek! Tatil Gemi TurlarıHaber Kampanya ile bayram tatili turları şimdiden satışa çıktı. Sezonda kişi başı 599 Euro’ya mal olan Roma turları turu 399 Euro’ya indi. Tatilciler turun başlamasına 72 saat kalana dek rezervasyonlarını iptal edebilecek

İç turizmin canlandırılması amacıyla üç yıl önce başlatılan erken rezervasyon kampanyası yurtdışına taştı. Pronto Tour, Jolly Tur, Hey Travel Trends ve Vip Turizm gibi sektörün önemli şirketleri yurtdışına da erken rezervasyon kampanyası düzenledi. Böylece Yurtdışı turları turların ortalama fiyatları 200 Euro ucuzladı. Şirketler, 2011 yılının bayram ve yılbaşı tatillerini de iptal sigortasıyla birlikte satışa çıkardı. Erken rezervasyon kampanyası bu yıl bir ay öne çekilmiş, kampanyanın başlangıç vuruşu geçen hafta Kültür ve Turizm Bakanlığı önderliğinde yapılmıştı. Giderek yaygınlaşan kampanya bu yıl yurtdışı tur satan seyahat operatörlerine de ilham verdi. Yaz döneminde ortalama 599 Euro’ya mal olan 1 haftalık tatil turları için şimdiden yüzde 35 indirimle yer ayırtmak mümkün hale geldi.

"YURTİÇİNDEN UCUZA GELECEK"
Yurtiçinde olduğu gibi yurtdışında da erken rezervasyon yapılan turlar başlamasına 72 saat kalana kadar nedensiz olarak iptal edilebilecek. Kappatur Genel Müdürü Kaan İşçil, geçen yıl yurtdışı turlarına gelen yoğun talep nedeniyle bu yıl erken rezervasyon kampanyasını b tatil aşlatma kararı aldıklarını söyledi. Daha önce sezona az bir zaman kala az oranlı indirim kampanyaları düzenlediklerini ifade eden İşçil, “Ancak gelen yoğun talep nedeniyle daha erkene çektik. Yurtdışındaki otellerle anlaşmalar yaparak yaz dönemi için 200 Euro’lara varan indirimler sağladık” dedi. Sigorta şirketleri ile yaptıkları görüşmeler sonucunda yurtdışı turlarına da iptal sigortası uygulayacaklarını ifade eden İşçil, “Bu fiyatlar sayesinde tatil yapmak yurtiçinden daha ucuza hale gelecek” diye konuştu.

ŞUBAT AYI SONUNA KADAR YÜZDE 30 İNDİRİM
Bamtur Genel Müdürü Bertan Aner ise erken rezervasyon kampanyasına başladıklarını, şubat ayı sonuna kadar sürecek kampanyada yüzde 30’a varan indirim fırsatları yarattıklarını ifade etti. Aner, kampanyada tur tarihine 13 gün kalana kadar iptale imkân veren tatil sigortasını da devreye soktuklarını ifade ederken, oda başına 300 Euro’ya kadar indirimlerinin bulunduğunu kaydetti.

CRUISE TURLARI
Hey Travel Pazarlama Direktörü Tunç Göz cruise seyahatleri için de erken rezervasyon kampanyasına başladıklarını söyledi. Göz “Orthodox Cruise’un temmuz ve ağustos çıkışlı Volga turlarında 300, Msc Cruise’un Temmuzdaki Kuzey Avrupa turları turlarında 31 Ocak’a kadar yapılan başvurularda 100 Euro indirimimiz mevcut” dedi.
Ünsal Ereke-HT EKONOMİ
Erken davranan yurtdışı tatilini ucuza getirecek! Tatil