20 Şubat 2011 Pazar

Gemi Turları Dün Tunus, bugün Mısır, yarın

Haber Değişim dalgası karşısında bölge ülkeleri şimdiden tedbirler almaya başlarken, liderlerin reform yapmaması halinde bunu halkların yapacağı belirtiliyor. Tunus turları ve Mısır'da devlet başkanlarını düşüren bu rüzgarın başka liderlerin koltuklarını da sallayabileceği tahmin ediliyor.

2011 yılı, Arap ülkeleri için tam anlamıyla bir değişim yılı oluyor. Ocak ayı başında Sudan ikiye bölünürken, ülkelerini demir yumrukla yöneten iki Ortadoğu lideri, Tunus Devlet Başkanı Zeynel Abidin bin Ali ve Mısır turları lideri Hüsnü Mübarek arka arkaya devrildi. Geçtiğimiz yıl sonunda Tunuslu Muhammed Buazizi adındaki işsiz gencin kendini yakmasıyla başlattığı halk devrimlerinin bölgenin diğer ülkeleri üzerinde nasıl bir etki yapacağı merak ediliyor. Değişim dalgası karşısında bölge ülkeleri şimdiden tedbirler almaya başlarken, "Sırada kim var" sorusunda cevap aranıyor. İşte bölge ülkelerindeki siyasi durum özetle şöyle:

Cezayir: 1990'lı yılların başında gerçekleştirilen seçimlere ordunun müdahale etmesiyle kanlı iç çatışmalara sahne olan Cezayir, 1999'da Abdülaziz Buteflika'nın göreve gelmesinden itibaren nispi bir rahatlama yaşadı. Ancak demokratikleşme konusunda yeterli adımları atamayan Cezayir, Tunus'ta başlayan halk ayaklanmasının en hızlı etkilediği ülke oldu. Çok sayıda kişi kendini yakarak dünyaya mesaj vermeye çalıştı. Ancak hükümet bazı ekonomik adımlar atarak tepkileri dindirmeye çalıştı. Buteflika bu ay başında olağanüstü halin kaldırılacağı sözü de verdi. Fakat 22 Ocak'taki gibi önceki gün gerçekleştirilmeye çalışılan demokratik gösteri de bastırıldı ve çok sayıda kişi tutuklandı. Tıpkı Mısır'daki gösteriler sırasında yapıldığı gibi ülkede internet bağlantıları kesilmiş durumda. Cezayir dünyanın önde gelen petrol ve doğalgaz ihracatçılarından biri olarak kabul ediliyor.

Yemen: Arap dünyasının en fakir ülkesi olarak kabul edilen Yemen, güney ve kuzey arasındaki kan uyuşmazlığının yanı sıra son yıllarda ortaya çıkan Şii Zeydi ayaklanmalarıyla da zor günler geçiriyor. 33 yıldır iktidarda bulunan Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih, Arap dünyasında başlayan ayaklanmalar üzerine yaptığı açıklamada, 2013 yılındaki seçimlerde aday olmayacağını belirtti. Salih, muhalefete bir birlik hükümeti kurulacağı sözü de verdi. Batılı ülkeler Yemen'in sürükleneceği bir siyasi istikrarsızlığın dünyanın en büyük petrol ihracatçısı Suudi Arabistan'ı da etkilemesinden endişe duyuyor. Yemen ayrıca dünyanın en önemli su yollarından Kızıldeniz'in de girişinde yer alıyor.

Ürdün: Arap dünyasının yer altı kaynakları bakımından en fakir ülkeleri arasında yer alan Ürdün, İsrail ile komşu olmasından dolayı Batılı ülkeler için özel bir öneme sahip. Haşimi ailesi tarafından yönetilen Ürdün turları'ün, Mısır'da olayların başlamasından hemen sonra mevcut hükümeti Kral 2. Abdullah tarafından değiştirildi ve ekonomik bazı önlemler alındı. Suudi Arabistan'dan gelen önemli miktardaki yardımlarla ekonomisini ayakta tutmaya çalışan Ürdün'de nüfusun yarıdan fazlasının Filistinli olmasından dolayı ülkede kraliyet yönetiminin bulunması çok fazla tartışma konusu yapılmıyor. Ancak muhalefet özellikle basın özgürlüğü ve siyasi katılım konusunda köklü reformlar yapılmasını istiyor.

Kuvey tatil t: Arap dünyasında başlayan ayaklanmalar üzerine Kuveyt Emiri'nin emriyle ülkenin 20. bağımsızlık yıldönümü adı altında vatandaşlara 3.500 dolar yardım ve 14 ay boyunca bedava yiyecek dağıtımı yapılacak. Toplam maliyeti 5 milyar dolar olan bu yardımdan ancak 1 milyon 155 bin Kuveytli faydalanacak. Ülkede çalışan yaklaşık 2,5 milyon yabancı ise bu yardımlardan faydalanamayacak. 360 bin kişinin devlet kurumlarında çalıştığı ülkede ortalama maaşlar 3.500 dolar civarında bulunuyor. Geçtiğimiz hafta 5. Siper adlı demokrasi yanlısı bir gençlik grubu mart ayına kadar bir protesto eylemi başlatacağını duyurmuş, polisin bir kişiye işkence yaptığının ortaya çıkması üzerine içişleri bakanı istifa edince gösteriler de geçici olarak askıya alınmıştı.

Bahreyn: Arap dünyasının en küçük ülkesi olan Bahreyn, Arap aleminde Irak'tan sonra Şii nüfusunun çoğunluğu oluşturduğu ikinci ülke. Şiiler, kendilerine karşı ayrımcılık yapıldığını ve liderlerinin önemli bir kısmının tutuklandığını öne sürüyor. Yönetim Arap dünyasında esen özgürlük rüzgârlarından etkilenmemek için geçtiğimiz günlerde halka yapılan sosyal yardımları artırma sözü vermişti. Hükümet ayrıca her aileye 2.650 dolarlık bir yardımda bulunma kararı da aldı.

Sudan: Arap dünyasının en fakir ülkeleri arasında yer alan Sudan, geçtiğimiz ay topraklarının üçte birinden fazlasını referandumla kaybettiği gibi, önemli petrol gelirlerinden de mahrum kalacak. Darbe ile geldiği iktidarı 22 yıldır koruyan Ömer Hasan el Beşir hakkında, Darfur'daki olaylardan dolayı uluslararası mahkeme tarafından tutuklama kararı çıkarıldı. Darfur'un yanı sıra ülkenin batısındaki Beja bölgesinde de yönetime karşı isyanlar zaman zaman alevleniyor. Muhalifler Beşir yönetimini yolsuzluk ve ayrımcılıkla suçluyor. Ayrıca ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz de Beşir'e yönelik eleştirilerin artmasına sebep oluyor.

Suriye: Ortadoğu'nun diğer ülkeleriyle benzer özellikler göstermesine rağmen bölgeyi vuran demokrasi rüzgârının en son etkileyeceği ülkelerin başında Suriye turları gösteriliyor. Bunun sebepleri arasında ülkenin 2000 yılından beri sempati ile bakılan genç bir lider olan Beşar Esed tarafından yönetilmesi, ordu ve istihbaratın ülke nüfusunun yüzde 10'unu oluşturan Alevi azınlıkların elinde olması gösteriliyor.

Libya: Muhalif hareketlerin en sert baskıya maruz kaldığı ülkelerin başında gelen Libya, zaman zaman başgösteren isyanları kimi zaman sert askerî önlemler, kimi zaman halka sosyal yardımları artırarak engellemeye çalışıyor. Ancak muhalif hareketlerin organize olabilmeleri durumunda Arap dünyası ve Afrika turları'nın en uzun süreli lideri durumunda bulunan Muammer Kaddafi'nin zor durumda kalabileceği belirtiliyor.

Filistin: İki yıldır seçimleri yenilemediği halde devlet başkanlığı koltuğunda oturmayı sürdüren Filistin lideri Mahmud Abbas, eylül ayında devlet başkanlığı ve parlamento seçimlerinin yapılacağını açıkladı.

Suudi Arabistan: ABD ve Batı'nın İsrail'den sonra bölgede en fazla önem verdiği ülke, şüphesiz sahip olduğu petrol ve doğalgaz kaynaklarından dolayı Suudi Arabistan. Giderek yayılan demokrasi fırtınasından bu ülkenin nasıl etkileneceği en çok merak edilen sorular arasında yer alıyor.
Dün Tunus, bugün Mısır, yarın Tatil Gemi TurlarıHaber Değişim dalgası karşısında bölge ülkeleri şimdiden tedbirler almaya başlarken, liderlerin reform yapmaması halinde bunu halkların yapacağı belirtiliyor. Tunus turları ve Mısır'da devlet başkanlarını düşüren bu rüzgarın başka liderlerin koltuklarını da sallayabileceği tahmin ediliyor.

2011 yılı, Arap ülkeleri için tam anlamıyla bir değişim yılı oluyor. Ocak ayı başında Sudan ikiye bölünürken, ülkelerini demir yumrukla yöneten iki Ortadoğu lideri, Tunus Devlet Başkanı Zeynel Abidin bin Ali ve Mısır turları lideri Hüsnü Mübarek arka arkaya devrildi. Geçtiğimiz yıl sonunda Tunuslu Muhammed Buazizi adındaki işsiz gencin kendini yakmasıyla başlattığı halk devrimlerinin bölgenin diğer ülkeleri üzerinde nasıl bir etki yapacağı merak ediliyor. Değişim dalgası karşısında bölge ülkeleri şimdiden tedbirler almaya başlarken, "Sırada kim var" sorusunda cevap aranıyor. İşte bölge ülkelerindeki siyasi durum özetle şöyle:

Cezayir: 1990'lı yılların başında gerçekleştirilen seçimlere ordunun müdahale etmesiyle kanlı iç çatışmalara sahne olan Cezayir, 1999'da Abdülaziz Buteflika'nın göreve gelmesinden itibaren nispi bir rahatlama yaşadı. Ancak demokratikleşme konusunda yeterli adımları atamayan Cezayir, Tunus'ta başlayan halk ayaklanmasının en hızlı etkilediği ülke oldu. Çok sayıda kişi kendini yakarak dünyaya mesaj vermeye çalıştı. Ancak hükümet bazı ekonomik adımlar atarak tepkileri dindirmeye çalıştı. Buteflika bu ay başında olağanüstü halin kaldırılacağı sözü de verdi. Fakat 22 Ocak'taki gibi önceki gün gerçekleştirilmeye çalışılan demokratik gösteri de bastırıldı ve çok sayıda kişi tutuklandı. Tıpkı Mısır'daki gösteriler sırasında yapıldığı gibi ülkede internet bağlantıları kesilmiş durumda. Cezayir dünyanın önde gelen petrol ve doğalgaz ihracatçılarından biri olarak kabul ediliyor.

Yemen: Arap dünyasının en fakir ülkesi olarak kabul edilen Yemen, güney ve kuzey arasındaki kan uyuşmazlığının yanı sıra son yıllarda ortaya çıkan Şii Zeydi ayaklanmalarıyla da zor günler geçiriyor. 33 yıldır iktidarda bulunan Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih, Arap dünyasında başlayan ayaklanmalar üzerine yaptığı açıklamada, 2013 yılındaki seçimlerde aday olmayacağını belirtti. Salih, muhalefete bir birlik hükümeti kurulacağı sözü de verdi. Batılı ülkeler Yemen'in sürükleneceği bir siyasi istikrarsızlığın dünyanın en büyük petrol ihracatçısı Suudi Arabistan'ı da etkilemesinden endişe duyuyor. Yemen ayrıca dünyanın en önemli su yollarından Kızıldeniz'in de girişinde yer alıyor.

Ürdün: Arap dünyasının yer altı kaynakları bakımından en fakir ülkeleri arasında yer alan Ürdün, İsrail ile komşu olmasından dolayı Batılı ülkeler için özel bir öneme sahip. Haşimi ailesi tarafından yönetilen Ürdün turları'ün, Mısır'da olayların başlamasından hemen sonra mevcut hükümeti Kral 2. Abdullah tarafından değiştirildi ve ekonomik bazı önlemler alındı. Suudi Arabistan'dan gelen önemli miktardaki yardımlarla ekonomisini ayakta tutmaya çalışan Ürdün'de nüfusun yarıdan fazlasının Filistinli olmasından dolayı ülkede kraliyet yönetiminin bulunması çok fazla tartışma konusu yapılmıyor. Ancak muhalefet özellikle basın özgürlüğü ve siyasi katılım konusunda köklü reformlar yapılmasını istiyor.

Kuvey tatil t: Arap dünyasında başlayan ayaklanmalar üzerine Kuveyt Emiri'nin emriyle ülkenin 20. bağımsızlık yıldönümü adı altında vatandaşlara 3.500 dolar yardım ve 14 ay boyunca bedava yiyecek dağıtımı yapılacak. Toplam maliyeti 5 milyar dolar olan bu yardımdan ancak 1 milyon 155 bin Kuveytli faydalanacak. Ülkede çalışan yaklaşık 2,5 milyon yabancı ise bu yardımlardan faydalanamayacak. 360 bin kişinin devlet kurumlarında çalıştığı ülkede ortalama maaşlar 3.500 dolar civarında bulunuyor. Geçtiğimiz hafta 5. Siper adlı demokrasi yanlısı bir gençlik grubu mart ayına kadar bir protesto eylemi başlatacağını duyurmuş, polisin bir kişiye işkence yaptığının ortaya çıkması üzerine içişleri bakanı istifa edince gösteriler de geçici olarak askıya alınmıştı.

Bahreyn: Arap dünyasının en küçük ülkesi olan Bahreyn, Arap aleminde Irak'tan sonra Şii nüfusunun çoğunluğu oluşturduğu ikinci ülke. Şiiler, kendilerine karşı ayrımcılık yapıldığını ve liderlerinin önemli bir kısmının tutuklandığını öne sürüyor. Yönetim Arap dünyasında esen özgürlük rüzgârlarından etkilenmemek için geçtiğimiz günlerde halka yapılan sosyal yardımları artırma sözü vermişti. Hükümet ayrıca her aileye 2.650 dolarlık bir yardımda bulunma kararı da aldı.

Sudan: Arap dünyasının en fakir ülkeleri arasında yer alan Sudan, geçtiğimiz ay topraklarının üçte birinden fazlasını referandumla kaybettiği gibi, önemli petrol gelirlerinden de mahrum kalacak. Darbe ile geldiği iktidarı 22 yıldır koruyan Ömer Hasan el Beşir hakkında, Darfur'daki olaylardan dolayı uluslararası mahkeme tarafından tutuklama kararı çıkarıldı. Darfur'un yanı sıra ülkenin batısındaki Beja bölgesinde de yönetime karşı isyanlar zaman zaman alevleniyor. Muhalifler Beşir yönetimini yolsuzluk ve ayrımcılıkla suçluyor. Ayrıca ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz de Beşir'e yönelik eleştirilerin artmasına sebep oluyor.

Suriye: Ortadoğu'nun diğer ülkeleriyle benzer özellikler göstermesine rağmen bölgeyi vuran demokrasi rüzgârının en son etkileyeceği ülkelerin başında Suriye turları gösteriliyor. Bunun sebepleri arasında ülkenin 2000 yılından beri sempati ile bakılan genç bir lider olan Beşar Esed tarafından yönetilmesi, ordu ve istihbaratın ülke nüfusunun yüzde 10'unu oluşturan Alevi azınlıkların elinde olması gösteriliyor.

Libya: Muhalif hareketlerin en sert baskıya maruz kaldığı ülkelerin başında gelen Libya, zaman zaman başgösteren isyanları kimi zaman sert askerî önlemler, kimi zaman halka sosyal yardımları artırarak engellemeye çalışıyor. Ancak muhalif hareketlerin organize olabilmeleri durumunda Arap dünyası ve Afrika turları'nın en uzun süreli lideri durumunda bulunan Muammer Kaddafi'nin zor durumda kalabileceği belirtiliyor.

Filistin: İki yıldır seçimleri yenilemediği halde devlet başkanlığı koltuğunda oturmayı sürdüren Filistin lideri Mahmud Abbas, eylül ayında devlet başkanlığı ve parlamento seçimlerinin yapılacağını açıkladı.

Suudi Arabistan: ABD ve Batı'nın İsrail'den sonra bölgede en fazla önem verdiği ülke, şüphesiz sahip olduğu petrol ve doğalgaz kaynaklarından dolayı Suudi Arabistan. Giderek yayılan demokrasi fırtınasından bu ülkenin nasıl etkileneceği en çok merak edilen sorular arasında yer alıyor.
Dün Tunus, bugün Mısır, yarın Tatil

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder